header-bg

 

Obezite dünya genelinde giderek artan bir sağlık sorunudur. Birçok insan için geleneksel yöntemlerle kilo vermek mümkün olmayabilir. Obezite ameliyatı, bu bireylere kalıcı kilo kaybı ve daha sağlıklı bir yaşam sunmak için deneyimli ve uzman cerrahların yaptığı kilo verme ameliyatıdır.

op-dr-turker-karabuga

Obezite Ameliyatı Nedir?

Obezite, vücutta aşırı miktarda yağ birikmesiyle karakterize edilen bir durumdur. Dünya Sağlık Örgütü, vücut kitle indeksinin (VKİ) 30’un üzerinde olduğu durumları obezite olarak tanımlar. Obezite; diyabet, kalp hastalığı, hipertansiyon gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Genetik yatkınlık, sağlıksız beslenme alışkanlıkları, fiziksel aktivite eksikliği ve bazı hormonal bozukluklar obezitenin başlıca nedenleri arasında yer alır. Diyet ve egzersiz ilk tedavi seçenekleri olsa da bu yöntemler her zaman yeterli olmayabilir. Bu durumda ilaç tedavisi, yaşam tarzı değişiklikleri veya cerrahi müdahale gerekebilir.

Obezite ameliyatı, aşırı kilolu bireylerin kilo vermelerine yardımcı olmak amacıyla gerçekleştirilen bir cerrahi müdahaledir. Bu ameliyatlar genellikle vücut kitle indeksi 40 ve üzeri olan veya 35’in üzerinde olup obezite ile ilgili ciddi sağlık sorunları bulunan bireylere uygulanır.

Obezite Ameliyatı Türleri

Obezite ameliyatı, insanların farklı tedavi ihtiyaçları olduğu için çeşitlendirilmiştir. Bu ameliyat türleri hastanın kilosuna, genel sağlık durumuna, obezitenin yarattığı yan hastalıklara göre belirlenmektedir.

Tüp Mide Ameliyatı (Sleeve Gastrektomi): Tüp mide ameliyatında, midenin büyük bir kısmı çıkarılarak geriye tüp şeklini alan bir mide bırakılır. Bu durum kişinin daha az yiyecekle doymasını sağlar. Tüp mide ameliyatı en yaygın obezite cerrahisi türlerinden biridir.

Gastrik Bypass: Midenin bir kısmı bypass edilerek küçük bir mide poşu oluşturulur ve ince bağırsak bu poşa bağlanır. Bu yöntem, hem mide hacmini küçültür hem de besinlerin emilim süresini kısaltır.

Mide Bandı (Gastrik Banding): Ayarlanabilir mide bandı, midenin üst kısmına yerleştirilen bir bantla mide hacminin küçültülmesini sağlar. Bandın sıkılığı ayarlanarak yemek miktarı kontrol edilir. Bu yöntem daha az invaziv olsa da başarı oranları tüp mide ve bypass ameliyatlarına göre daha düşüktür.

Duodenal switch ve biliopankreatik diversiyon gibi daha karmaşık cerrahi seçenekler de mevcuttur. Bu ameliyatlar, hem mide hacmini küçültmeyi hem de besin emilimini azaltmayı hedefler, ancak daha yüksek riskler taşıdığı için belirli hastalar için uygundur.

 

obezite-ameliyati-turleri

Obezite Ameliyatı Kimler İçin Uygundur?

 

Obezite Ameliyatı Kimler İçin Uygundur?

Obezite cerrahisi, aşırı kilolu bireyler için etkili ve kalıcı bir kilo verme yöntemidir. Ancak bu ameliyat herkes için uygun değildir. Obezite ameliyatı olabilmek için belirli tıbbi kriterlere sahip olmak gereklidir. Cerrahların değerlendirdiği bu kriterler hastanın genel sağlık durumu, vücut kitle indeksi, yaş ve başka faktörlere bağlı olarak değişir.

  • Hastanın vücut kitle indeksinin 40 ve üzeri olması obezite ameliyatı için iyi bir aday olduğunu gösterir.
  • Vücut kitle indeksi 35 üzeriyse ve obeziteyle ilişkili hipertansiyon, diyabet, uyku apnesi gibi olup olmadığına bakılır.
  • Vücut kitle indeksi 30-35 arasındaysa ancak diğer tedavi yöntemleriyle kontrol edilemeyen tip 2 diyabet gibi hastalıklar mevcutsa, obezite ameliyatı yapılabilir.

Obezite ameliyatı yetişkinler için uygundur bir ameliyattır. 18 yaş altındaki çocuklara çok ciddi bir sağlık durumu olmadığı sürece ameliyat yapılmayabilir. Aynı şekilde 65 yaş üzeri hastalar için çok detaylı bir inceleme gerekir.

Kadınlarda Obezite Ameliyatı

Kadınların erkeklere göre farklı vücut yapıları ve hormon değerleri bulunduğu için aynı cerrahi süreç gerçekleşse de önceki ve sonraki süreçlerde farklılıklar görülebilir. Obezite ameliyatı, aşırı kiloların azalmasıyla birlikte doğurganlık oranını artırabilir. Ameliyat sonrası en az bir sene boyunca kilo vermenin en çok görüldüğü dönemde gebelik yaşanmaması önerilir. Bir süre sonra gebelik düşünen kadınlar için düzenli doktor takibi gerekir.

Kadınlarda hormonal değişiklikler ve polikistik over sendromu (PCOS) gibi durumlar kilo alımını etkileyebilir. Bir yandan da menopoz döneminde obezite ameliyatı olunuyorsa, kemik erimesi riskinden dolayı kemik sağlığına dikkat edilmelidir.

Erkeklerde Obezite Ameliyatı

Erkeklerde genellikle göbek ve çevresinde yoğunlaşma görüldüğü için obezite nedeniyle kalp hastalıkları daha çok görülmektedir. Obezite nedeniyle erkeklerde testosteron seviyesi düşebilir, ancak ameliyat sonrasında bu değerler normale dönebilir. Ayrıca erkeklerin kas kütlesi kadınlara göre daha fazla olduğu için, ameliyat sonrasında kilo verirken bu kas kütlesini korumak daha önemlidir.

Obezite Ameliyatı Sonrası

Obezite ameliyatı sadece bir ameliyattan ibaret değildir. Hastanın ameliyat sonrası süreci daha önemlidir. Hastaların ameliyat sonrasında diyetlerine uymaları, düzenli fiziksel aktivite yapmaları ve doktorun önerdiği kontrolleri ihmal etmemeleri beklenir. Obezite cerrahları, adayların bu değişikliklere uyum sağlayabileceklerinden emin olmalıdır. Ameliyat öncesinde hastanın hem fiziksel hem psikolojik olarak bu kilo verme sürecine hazır olması gerekir. Özellikle yeme bozuklukları veya ameliyat sonrası duygusal zorluklarla başa çıkma durumu göz önünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle obezite ameliyatı öncesinde ve sonrasında bir psikolojik destek alınabilir.

Kimler obezite ameliyatı olamaz?

  • Tıbbi Sorunlar: Şiddetli kalp, akciğer hastalıkları, aktif kanser, kanama bozuklukları.
  • Psikolojik Engeller: Kontrolsüz psikiyatrik bozukluklar, madde bağımlılığı, aktif yeme bozuklukları.
  • Uyumsuzluk: Diyet ve yaşam tarzı değişikliklerine uyum sağlayamayacak veya takip süreçlerini aksatacak kişiler.
  • Sekonder Obezite: Hormonal bozukluklardan kaynaklanan kilo sorunları çözülmeden ameliyat önerilmez.
  • Gebelik: Aktif gebelik veya yakın zamanda gebelik planlayanlar.
  • Yaş Kısıtlamaları: Büyüme dönemindeki çocuklar ve 65 yaş üstü bireyler, riskler nedeniyle dikkatle değerlendirilir.
  • VKİ Düşüklüğü: VKİ < 35 kg/m² olan ve obeziteyle ilişkili ciddi sağlık sorunu bulunmayan kişiler.

Tüp Mide ameliyatı sonrası kaç kilo verebilirim?

Tüp mide ameliyatı sonrası bir yıl içinde verilen kilo miktarı, kişinin başlangıç kilosu, fazla kilosu ve yaşam tarzı değişikliklerine uyumuna bağlıdır. Ancak genel olarak, ameliyat sonrası fazla kilonun %50-70’i bir yıl içinde verilir.

  • Fazla Kilo (FK): Başlangıç kilosu ile ideal kilo arasındaki farktır.
  • Ameliyat sonrası 1 yılda, fazla kilonun yaklaşık %50-70’i kaybedilir.
  • İlk 6 ay: En hızlı kilo kaybı dönemi. Fazla kilonun %30-50’si bu dönemde kaybedilir.
  • 6-12 ay: Kilo kaybı yavaşlar ancak devam eder.

Ameliyattan sonra normal yemek yiyebilecek miyim?

(1 Hafta -10 gün): Sıvı Diyet

  • Sadece berrak ve sulu gıdalar tüketilir: su, şekersiz komposto suyu, bitki çayı, et/tavuk suyu.
  • Gazlı içeceklerden kaçınılır, sıvılar yavaşça ve küçük yudumlarla içilir.

2-3. Haftalar: Püre Diyet

  • Yoğun kıvamlı, püre haline getirilmiş yiyeceklere geçilir: çorba, yoğurt, pürelenmiş sebze/meyve.
  • Protein önceliklidir; protein desteği için sıvı protein takviyeleri eklenebilir.

4. Hafta: Yumuşak Gıdalar

  • Ezilerek yutulabilecek yumuşak gıdalara başlanır: haşlanmış sebzeler, iyi pişmiş tavuk, yumurta, lor peyniri.
  • Katı gıdalara geçmeden önce her lokma iyi çiğnenir.

Ameliyat sonrası mide tekrar büyür mü?

Tüp mide ameliyatı sonrası mide büyümesini önlemek için küçük porsiyonlarla yavaş yemek yemek, katı ve sıvı gıdaları ayrı tüketmek (en az 30 dakika ara ile) ve protein ağırlıklı beslenmek önemlidir. Gazlı içeceklerden tamamen kaçınılmalı, çünkü mideyi genişletebilir ve rahatsızlık verebilir. Diyetisyenin önerilerine uyum ve sağlıklı alışkanlıklar, mide genişlemesi riskini büyük ölçüde azaltır.

Tüp mide ameliyatı sonrası tekrar kilo alma riski var mı?

Evet, tüp mide ameliyatı sonrası tekrar kilo alma riski vardır. Bu durum genellikle sağlıksız beslenme, eski alışkanlıklara dönme ve yaşam tarzı değişikliklerine uyulmaması nedeniyle gerçekleşir. Küçük porsiyonlarla dengeli beslenmek, egzersiz yapmak ve düzenli doktor kontrollerine gitmek kilo alımını önlemeye yardımcı olur.

Obezite ameliyatı kaç kiloda başlar?

Belli bir kilo yoktur. Çünkü herkesin boyuna göre olması gereken kilo farklıdır. O nedenle kişinin beden kütle indeksini hesaplayarak ve vücut analizlerini (yağ-kas oranını değerlendirerek) yorumlayarak bakmak daha doğru olacaktır.

Obezite ameliyatı genellikle vücut kitle indeksi (VKİ) 35 kg/m² ve üzeri olan kişilere önerilir. Ancak, VKİ 30-34,9 kg/m² olan ve obeziteyle ilişkili ciddi sağlık sorunları (örneğin diyabet, yüksek tansiyon, uyku apnesi) bulunan kişilerde de cerrahi seçenek düşünülebilir.

Özetle:

  • VKİ ≥ 35 kg/m²: Obezite cerrahisi için standart öneri.
  • VKİ 30-34,9 kg/m²: Sağlık sorunları varsa, cerrahi seçenek değerlendirilebilir.

 

Kaç çeşit mide ameliyatı var?

Obezite cerrahisinde farklı yöntemler bulunmaktadır. En yaygın kullanılan mide ameliyatları şunlardır:

1. Tüp Mide Ameliyatı (Sleeve Gastrektomi)

  • Midenin yaklaşık %75-80’i alınır ve geriye muz şeklinde bir mide bırakılır.
  • En yaygın obezite cerrahisi yöntemidir ve hızlı kilo kaybı sağlar.

2. Gastrik Bypass (Roux-en-Y)

  • Mide küçültülür ve ince bağırsak ile doğrudan bağlantı kurulur, böylece besinler midenin büyük kısmını ve ilk ince bağırsağı atlar.
  • Hem mide küçültme hem de malabsorpsiyon (besin emilimi azalması) sağlar.

3. Duodenal Switch (Biliopankreatik Divertikulasyon + Duodenal Switch)

  • Gastrik bypass’ın daha karmaşık bir versiyonudur. Mide küçültülür ve ince bağırsak bir kısmı bypass edilir, böylece hem mide kapasitesi azalır hem de besin emilimi daha fazla engellenir.
  • En fazla kilo kaybı sağlayan yöntemdir ancak en karmaşık ve riskli olandır.

4. Ayarlanabilir Gastrik Banding (Lap-Band)

  • Midenin üst kısmına ayarlanabilir bir band yerleştirilir, bu da midenin hacmini kısıtlar.
  • Artık daha az tercih edilen bir yöntemdir çünkü komplikasyon riski ve uzun vadeli etkinlik daha düşüktür.

5. Mini Gastrik Bypass (Tek anastomozlu bypass)

  • Gastrik bypass’a benzer, ancak daha basit bir prosedürdür ve midenin bir kısmı bypass edilir.
  • Daha kısa sürede yapılan bir cerrahidir ve bazı hastalar için uygun olabilir.

Obezite ameliyatı riskli mi?

Obezite ameliyatı genellikle güvenli olsa da, her cerrahi işlemde olduğu gibi bazı riskler taşır. Bu riskler arasında enfeksiyon, kanama, anestezi komplikasyonları, besin eksiklikleri ve mide-bağırsak sorunları yer alabilir. Ayrıca, bazı hastalar ameliyat sonrası kilo alabilir veya psikolojik etkilerle karşılaşabilir. Ancak doğru hasta seçimi ve uzman takibiyle riskler minimize edilebilir.

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Obezite Cerrahisi Yöntemleri

Obezite cerrahisi birçok farklı yöntemle karşımıza çıkar. Bu yöntemler; gastrik bypass, sleeve gastrektomi, biliopankreatik diversiyon, ajustabl gastrik band ve vagus siniri uyararak çalışan cihazlar ...

Obezite Cerrahisi Hakkında

Obezite cerrahisi, gıdalar ile alınan enerjinin, sarf edilen enerjiden fazla olmasından doğan ve beden sağlığını bozacak şekilde anormal yağ artışı ile karakterize olan obezite hastalığının tedavisi i...